"En Sevgiliye" ait son anı/olay günümüzden...
Şu içinde bulunduğumuz yıllardır... Bir "Kutlu Doğum" haftası nedeniyle bir ilköğretim okulunda, ders içinde, "Peygambere Mektup" yarışması düzenlenmiştir... Birincilik dokuz yaşında bir kız çocuğunundur... Ödül töreni düzenlenir... Genç bir öğretmen hanım, birinciliği kazanan mektup elinde, kürsüye gelir ve okumaya başlar.
"Nur Yüzlü, Gül Kokulu, Sevgili Peygamberim"
Burada durur, devam edemez... yazan, dokuz yaşında bir kız çocuğu; okuyan, genç bir hanım; ağlayan, onlarla beraber bütün bir salondur... Öğretmen hanım sesi titreyerek bir deneme daha yapar, yine okuyamaz... Sonra bir deneme daha... Hıçkırıklara boğulur... Mektubu bu kezde genç bir erkek öğretmen alır... O, yutkuna yutkuna da olsa mektubu okumayı başarır:
"Nur Yüzlü, Gül Kokulu, Sevgili Peygamberim!"
Seni çok ama çok seviyorum. O temiz , pak ellerini öpmek İnşallah nasip olur. Senin nur yüzünü görmek, dünyanın en güzel sözlerini senden dinlemek, o gül kokunu duymak İnşallah bana ve diğer müslümanlara nasip olur.
Sen müslümanlığı yaymak için çabaladın. İnşallah biz de çabalarız ki Sen mutlu olasın. Senin mutlu olman için canımı bile veririm. Cennete girersem ilk işim Seni bulmak olur.
Senin o güzel Hadis-i Şeriflerini dinlemek çok hoşuma gidiyor. Senin o nurlu ellerini binlerce kez öpüyorum. Çok iyi bir kişi olursam rüyama girer misin?
Müslümanları oluşturmak için ne kadar çaba sarfettin? Sorularımla Seni sıkıyorsam binlerce kez özür dilerim. Sen her şeye layıksın. Altı yaşında yetim kaldın. Bu nasıl bir duygu anlatır mısın?
Seni çok seviyorum. Ellerinden milyonlarca kez öpüyorum.
"Seni seven torunun, Büşra!..."
Bazı sözler vardır, öyle tam, öyle anlatmak istediğini eksiksiz ifade eden cinstendir ki, aynı konuda o sözlerden sonra söylenecek her söz yavan, her kelam eksiktir. Küçük Büşra'nın mektubu da bu "tam sözler"den biri... O yüzden bu yazıyı burada bitirmek en doğrusu olsa gerek... Ve ALLAH'a şükrederek...
Şükürler olsun Rabbim sevdiğinden ve sevdiğimizden bindörtyüzyıl uzaklaşmış bir zamanda bile O'na ( s.a.v) "En Sevgili" diyebildiğimiz için Sana şükürler olsun...
selam ve dua ile...
Şu içinde bulunduğumuz yıllardır... Bir "Kutlu Doğum" haftası nedeniyle bir ilköğretim okulunda, ders içinde, "Peygambere Mektup" yarışması düzenlenmiştir... Birincilik dokuz yaşında bir kız çocuğunundur... Ödül töreni düzenlenir... Genç bir öğretmen hanım, birinciliği kazanan mektup elinde, kürsüye gelir ve okumaya başlar.
"Nur Yüzlü, Gül Kokulu, Sevgili Peygamberim"
Burada durur, devam edemez... yazan, dokuz yaşında bir kız çocuğu; okuyan, genç bir hanım; ağlayan, onlarla beraber bütün bir salondur... Öğretmen hanım sesi titreyerek bir deneme daha yapar, yine okuyamaz... Sonra bir deneme daha... Hıçkırıklara boğulur... Mektubu bu kezde genç bir erkek öğretmen alır... O, yutkuna yutkuna da olsa mektubu okumayı başarır:
"Nur Yüzlü, Gül Kokulu, Sevgili Peygamberim!"
Seni çok ama çok seviyorum. O temiz , pak ellerini öpmek İnşallah nasip olur. Senin nur yüzünü görmek, dünyanın en güzel sözlerini senden dinlemek, o gül kokunu duymak İnşallah bana ve diğer müslümanlara nasip olur.
Sen müslümanlığı yaymak için çabaladın. İnşallah biz de çabalarız ki Sen mutlu olasın. Senin mutlu olman için canımı bile veririm. Cennete girersem ilk işim Seni bulmak olur.
Senin o güzel Hadis-i Şeriflerini dinlemek çok hoşuma gidiyor. Senin o nurlu ellerini binlerce kez öpüyorum. Çok iyi bir kişi olursam rüyama girer misin?
Müslümanları oluşturmak için ne kadar çaba sarfettin? Sorularımla Seni sıkıyorsam binlerce kez özür dilerim. Sen her şeye layıksın. Altı yaşında yetim kaldın. Bu nasıl bir duygu anlatır mısın?
Seni çok seviyorum. Ellerinden milyonlarca kez öpüyorum.
"Seni seven torunun, Büşra!..."
Bazı sözler vardır, öyle tam, öyle anlatmak istediğini eksiksiz ifade eden cinstendir ki, aynı konuda o sözlerden sonra söylenecek her söz yavan, her kelam eksiktir. Küçük Büşra'nın mektubu da bu "tam sözler"den biri... O yüzden bu yazıyı burada bitirmek en doğrusu olsa gerek... Ve ALLAH'a şükrederek...
Şükürler olsun Rabbim sevdiğinden ve sevdiğimizden bindörtyüzyıl uzaklaşmış bir zamanda bile O'na ( s.a.v) "En Sevgili" diyebildiğimiz için Sana şükürler olsun...
selam ve dua ile...
Paz Mart 08, 2009 11:14 pm tarafından OKYANUSUN KALBİİ
» Her gün bir hadis
Çarş. Ocak 21, 2009 11:36 am tarafından cemile
» ÖNCE KARŞINDAKİ İNSANA SAYGI VE SEVGİDUYACAKSINKİ SAYGI VE SEVGİ GÖRESİN ....BUNAD GÜZEL AHLAKTAN ,HOŞGÖRÜ,ANLAYIŞ,DAYANIŞMA GÜVEN ,SAYGI VE SEVGİDEN GEÇER...KULUN TAKTİRİNİ KAZANMAK ...RABBİMİN TAKTİRİNİ KAZANMAKTIR .....?
Ptsi Ocak 12, 2009 9:07 am tarafından efem
» MORALİN NİYE BOZUK?
C.tesi Ocak 10, 2009 11:57 pm tarafından Ravza
» Ey Kanlı Mescid-i Aksa!
Paz Ocak 04, 2009 10:55 pm tarafından OKYANUSUN KALBİİ
» FİLİSTİNE DUA
Paz Ocak 04, 2009 10:36 pm tarafından OKYANUSUN KALBİİ
» FİLİSTİNLİ ÇOCUK
Paz Ocak 04, 2009 10:22 pm tarafından OKYANUSUN KALBİİ
» Her gün bir ayet
Paz Ara. 21, 2008 11:42 am tarafından peri
» ŞÜKRETMEK
Cuma Ara. 19, 2008 6:20 pm tarafından peri