cihad kahramanlar doğurur...

Cihad kahramanlar doğurur ve korkakları ortaya çıkarır. Asilleri yüceltir ve hâinleri alçaltır. Münâfıkları açığa çıkarır ve Allah’ın samimi kullarını büyük ödül Cennet’le ödüllendirir.

‘‘Allâh yolunda öldürülenleri sakın 'ölüler' saymayın. Hayır, onlar, Rableri katında diridirler.’’ (3:169 meâli)

Seyfullah’ın birimine bağlı Temir Han Şûra’da konuşlanmış olan 5 Mücahid 14 Mart’da şehîd oldu inşâallâh. İsimleri AbdulVâhid, Ebû Şehîd, Emîn, Gusen ve Zebir.

Çarpışma sırasında AbdulVâhid ve Ebû Şehîd siperdeydi ve diğer kardeşlerini koruyordu. Orada bir sürü kâfir vardı. Şâhidler, eşit olmayan savaşta sonuna kadar sebat ve cesâretle savaşan Mücâhidleri konuşuyor.

Abdulvâhid Temir Han Şûra’da doğdu. Zengin ve başarılı bir âileden geliyor. Kropotkinskiy asansör-Borges OAO’da genel müdür yardımcısı olarak çalıştı. Evli ve iki çocuk babası.

Cihada çıktığında sahip olduğu her şeyi sattı ve Allah yolunda savaşmaya gitti. Şimdi kâfir ve dinden dönenler Abdulvâhid’in tüm dünyevî şeyleri terk edip cihâd yolunu seçmesinin sebebini anlayamıyor.

Abdulvâhid 35 yaşındaydı, kısa yaşadı ama çok şey başardı. Güçlü zekâsı ve fiziği olan, yetenekli ve birçok sahada eğitimli olan bir Müslümandı. Eline hiç silah almamıştı, askere gitmemişti ama bunu bir mazâret olarak kullanmadı ve Cihad eden Şeriat Cemaati’nin saflarına katıldı ve şehid oldu inşâallâh.

O, bütün hayatını fani dünyanın debdebesi içinde rahat bir şekilde geçirebilirdi ama o Allah rızâsı için Cihad etmeyi tercih etti. Onun ve diğer Mücâhidlerin gâyesi Dağıstan’da Müslümanların ülkesinde şeriati hâkim kılmak. Allah cihadını kabûl eylesin.

Abdulvâhid, Ebû Şehîd ve diğer iki Mücahid, Buynaksk bölgesi polis merkezindeki dinden dönmüşler keyif sürerken Termenlik turist merkezinde bir operasyon yaptı.

Abdulvâhid ve Ebû Şehîd ayrıca, Muhammed, Abdul-Mâlik, Abdur-Rahmân, Ebû Bekr, İslâm, Zebir, Gusen kardeşleriyle ve Esmâ ve Âişe bacılarıyla birçok özel operasyona da katıldı, onların hepsi şehid inşâallah!

Cihad devam ediyor, yolumuz doğru. Allah, İslam topraklarını özgürleştirmemize ve şeriatını hâkim kılmamıza yardım eylesin.

Peygamberimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) buyurdu ki: ‘‘Ecelimizi bilemeyiz lâkin nasıl öleceğimizi seçebiliriz.’’

Mâşâallah, onlar kâfirleri zayıf hiddetlerinde utanç içinde bırakarak asâletle gitti. Onlar, mücahidlerimizin savaşmayı nasıl bildiklerini gösterdi!

Bu, diğer mücahid kardeşlerimiz için bir kahramanlık örneğidir. Bizim ölülerimiz Cennet’de, onların ölüleri Cehennem’de!

Onları kıskanıyoruz ve Allâh’ın yolunda kâfirlerle savaşta O’nun rahmetini diliyoruz. Bu, Müslümanlara ve insanlara yakışan güzel bir ölüm değil mi? Kâfirleri öldürüp hayatın baharında elinde silahla gitmek, şehid olmak!

Allâh Büyüktür!